Pazartesi Sendromu Kalp Krizi, Felç Geçirmenize Sebep Olmasın. Onu Egzersiz ile Yenin!

Pekçok ülkede pazartesi günü haftanın ilk çalışma günüdür. Gerek iş yaşamında gerek ise okul yaşamında verimlilik kavramı büyük ölçüde önem taşır. İki günlük tatil sonrası tekrar iş,okul yaşantısına uyum sağlama süreci sebebi ile, pazartesi günkü üretkenlikte bir miktar düşüş söz konusu olmaktadır. Bazı çalışmalar, kişilerde kalp krizi ve felçlerin meydana gelmesinde; günün ilk saatlerine, özellikle de pazartesi günleri, sabah 08–09 saatleri arasına dikkat çekmişlerdir. Hafta içi gündüz çalışan kişilerde, sabah saatlerinde meydana gelen fizyolojik değişiklikler ve artmış otonom sinir sistemi aktivitesinin kalp krizi ve felç gelişiminde büyük bir rolü olabileceğini göstermiştir. Ayrıca bu araştırmalarda hafta sonu tatili sürecinden, planlı ve stresli aktivitelere dönüşün ilk günü olan pazartesiye geçişte gerekli olan fiziksel ve zihinsel aktivite artışı da, kalp krizi ve felç gelişmesinden sorumlu tutulmuştur.

Peki madem pazartesi gününden kaçınamıyoruz ozaman bizde onunla savaşabiliriz. Nasıl mı hemde çok kolay bir şekilde egzersiz ve fiziksel aktivite ile önemli ölçüde rahatlamış oluyoruz. Üstelik sadece kaygının sebep olduğu risk faktörlerinden değil pek çok faydasından yararlanıyoruz.

Fiziksel Aktivite ve Düzenli Egzersiz

Fiziksel aktivite ve egzersiz; Mevcut olan sağlık halinin korunmasının bir aracı olarak kişilerin sağlığını geliştiren, yorgunluğa ve hastalıklara karşı direncini arttıran hareketler senkronizesinin bütünüdür.

EGZERSİZ FİZİKSEL VE PSİKOLOJİK STRESLE BAŞETMEDE ÇOK ÖNEMLİ BİR ROL OYNAR.

Egzersiz vücudumuzda pek çok biyokimyasal değişikliğe sebebiyet verir. Egzersiz esnasında vücudumuzda bazı hormonların kan plazmasındaki düzeyi artar. Bu hormonlardan biri, depresyon semptomlarının azaltılmasına yardımcı olur. Egzersiz ayrıca beyinde endorfin seviyesini arttırır. Bu hormon ise vücudun doğal morfin benzeri ağrı kesici ve mutluluk maddesidir.Tüm bunların vücudumuzda salınması için ilaca ihtiyacımız yok sadece biraz motivasyon ve bilinç ile kaygıdan depresyondan kurtulabilir pazartesiyi yenebiliriz.

Nasıl bir yol çizmeliyiz hangi tür egzersizleri yapmalıyız sorusunun cevabı ise fizyoterapistinize danışın. Unutmayın her egzersiz kişiye özeldir. Basma kalıp egzersizlerden uzak durun.

Tüm bunlara ilaveten gevşeme egzersizlerinide her yerde kolaylıkla yapabilirsiniz.Bu hareketleri yaparken vücut hareketlerinize ve nefesinizin nasıl hareketleriniz ile bütünleştiğine odaklanın. Zihniniz başka düşüncelere kayarsa yavaşça tekrar nefesinize ve hareketlerinize odaklanmaya çalışın. Örneğin yürürken veya koşarken her bir adıma, ayaklarınızın yere dokunurkenki hissiyatına odaklanın

Gevşeme tekniklerini hayatıma nasıl yerleştirebilirim?

Kolay bir şekilde program yapın. Gün içerisi egzersizleri tek parça halinde veya bölerek yapın. Ayrıca sabah kalktığınızda ilk iş olarak egzersizlerinizi yaparsanız iş ve diğer sorumlulukların sebep olduğu stresten korunmanıza yardımcı olacaktır.Gevşeme tekniklerini başka işlerle birlikte de yapabilirsiniz. İşe giderken,otobüste veya metroda,fatura ödeme sırası beklerken,ev işi yaparken derin nefes almayı deneyin.Egzersizin yararlarının farkındalığıyla yapın. Egzersiz yaparken televizyona odaklanmak yerine dikkatinizi vücudunuza vermeye çalışın. Eğer dikkatinizi veremez iseniz nefesiniz ve hareketlerinizin uyumunu yakalamaya çalışın.Uykuluyken egzersizden kaçının. Eğer uyku vaktinize yaklaşıyorsanız egzersizler size rahatlatmaktan çok yorabilir. En iyi verimi tamamen uyanıkken alırsınız. Ağır bir yemekten sonra veya sigara alkolle egzersizleri denemeyin.İnişler ve çıkışlar olabilir. Birkaç gün egzersiz yapamadığınızda hatta birkaç hafta cesaretiniz kırılmasın.Hayatınıza dahil edin. Gevşeme hareketlerine başlamanın ve sürdürmenin en iyi yolu günlük hayatınıza bu hareketleri dâhil etmektir. İş, aile, okul ve diğer sorumluluklar arasında buna vakit ayırmak birçok insana zor gelebilir. Yada tek başına egzersiz yapmak da sıkıcı gelebilir yine fizyoterapistinize danışarak egzersiz grubu oluşturabilir ihtiyacınıza uygun egzersiz planlanıp stres ve sebep olduğu ikincil problemlerin riskini azaltabilirsiniz.Sağlıklı günlere…

Uzman Fizyoterapist Merve Selen Öner

Ünlü fizyoterapist Merve Selen Öner, 02.08.1989 yılında İstanbul, Üsküdar’da dünyaya geldi. İlköğretimini, Pendik Merkez İlköğretim Okulu’nda tamamlayan Öner, lise eğitimini ise, hayatının beş yılını geçireceği, Validebağ Anadolu Sağlık Meslek Lisesi’nde Hemşirelik bölümünü okuyarak tamamladı. İşte Merve Selen Öner hakkında detaylar… Lise mezuniyetinin ardından ameliyat hemşiresi olarak çalışmaya başlayan fizyoterapist Merve Selen Öner, bir yandan da Ankara’da, Ufuk Üniversitesi’nde, Fizik Tedavi Bölümü’nde ön lisans eğitimine başladı.

Ufuk Üniversitesi’nden mezun olmasının hemen ardından lisans eğitimi için İstanbul Bilgi Üniversitesi, İngilizce Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümüne başlayan Öner, buradan da mezun olmasının ardından eğitimlerini, Okan Üniversitesi, Genel Fizyoterapi alanında yaptığı yüksek lisans ile taçlandırdı.
Fizyoterapi alanında birbiri ardına gösterdiği başarılar ile adından sıkça söz ettiren yüksek fizyoterapist, Merve Selen Öner, kendini geliştirmekten bir an olsun geri durmamıştır.
Osteopati alanında eğitimlerine devam etmekte olan Öner, çok yönlü kişiliğinin bir yansıması olarak alanının dışında da bir takım uğraşlar ile meşgul olmuştur.

Fizyoterapi alanında gösterdiği başarılarını, sunuculuk alanında da devam ettiren Öner, İnternet haber sitesinde yaptığı programlar ile kendisini farklı alanlarda da ispat etmiştir. Bir dönem mezun olduğu, İstanbul Bilgi Üniversitesi, Ergoterapi Lisans Bölümünde ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Lisans Bölümü’nde öğretim görevlisi olarak da çalıştı.
Öner, cezaevlerinde bulunan mahkûmlara, “Mahkûmlarda Fiziksel Aktivite ve Egzersiz” adlı proje kapsamında eğitimler vermiş bunun yanı sıra Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’nde de sosyal sorumluluk projelerine katılma çabasında olmuştur. Halen ALS MNH Derneği’nde yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmakta olan ünlü fizyoterapist Merve Selen Öner, pek çok sosyal sorumluluk projesinde de görev almaya devam etmektedir.
Renkli ve yeniliklere açık kişiliği ile bilgi, beceri ve faaliyet alanlarına her daim yenilerini eklemeyi değerli bulan Öner, son olarak havacılık sektörüne merak sarmış ve pilotluk eğitimleri almaya başlamıştır.
Hemşire olarak başladığı meslek yaşantısına, fizyoterapistlik ve öğretim görevliliğinin yanında son olarak pilotluğu da ekleyen Öner, fizyoterapistlikten, kadın pilotluğa dolu dolu bir hayat yaşamaya devam etmektedir.