MİRAS SEBEBİYLE İSTİHKAK DAVASI

13.04.2022
MİRAS  SEBEBİYLE İSTİHKAK DAVASI

TANIM
İstihkak kelimesinin anlamını incelediğimizde; bir şeyde bir hakkı bulunma durumunu ifade etmektedir. Bu yazımızda miras hukuku kapsamında istihkak davasını ele alacağız.
MİRAS HUKUKU KAPSAMINDA İSTİHKAK DAVASI
Mirasın açılması sonrasında mirasçı, terekenin tümü veya terekenin bazı hususlarında fiilen zilyetliğini elde edemediği takdirde zilyetliği elinde bulunduran kişiye karşı istihkak davası açabilir. İstihkak davası, hukuki nitelik olarak eda davasıdır.
İstihkak davasına ilişkin düzenlemeye Türk Medeni Kanunu madde 637- madde 639 arasında yer verilmiştir. Türk Medeni Kanunu madde 637/1 gereğince; ‘’ Yasal veya atanmış mirasçı, terekeyi veya bazı tereke mallarını elinde bulunduran kimseye karşı mirasçılıktaki üstün hakkını ileri sürerek miras sebebiyle istihkak davası açabilir.’’
Türk Medeni Kanunu madde 639 gereğince; ‘’ Miras sebebiyle istihkak davası, davacının kendisinin mirasçı olduğunu ve iyiniyetli davalının terekeyi veya tereke malını elinde bulundurduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde mirasbırakanın ölümünün veya vasiyetnamenin açılmasının üzerinden on yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
İyiniyetli olmayanlara karşı zamanaşımı süresi yirmi yıldır.’’ İfadesine yer verilerek zamanaşımı düzenlenmiştir.
Mirasbırakan, sağlığında malvarlığı üzerinde serbestçe tasarruf etmiş olabilir. Örneğin herhangi bir malvarlığının idaresini vekalet sözleşmesi düzenleyerek bir kişiye bırakmış olabilir, bir taşınmazını kiraya vermiş olabilir. Bunun dışında mirasbırakanın iradesi bulunmamasına rağmen üçüncü kişiler haksız bir şekilde mirasbırakanın haklarını veya mallarını ele geçirmiş olabilir. Bu gibi durumlar meydana gelmişse ve mirasbırakan vefat etmişse yasal mirasçılar veya atanmış mirasçılar mirasçı sıfatıyla ‘miras sebebiyle istihkak davası’ açma hakkına sahip olmaktadır.
GENİŞ KAPSAMDA MİRASÇININ KORUNAN HAKLARI
Türk Medeni Kanunu istihkak davasının bir eda davası olarak düzenlenmesinden ziyade, davacıya haklarının korunması amacıyla bazı önlemlerin alınmasını hakimden isteme hakkı tanınmıştır.
Bu durum Türk Medeni Kanun madde 637/3 hükmünde düzenlenmiştir. İlgili madde gereğince;
‘’ Hâkim, davacının istemi üzerine hakkın korunması için davalının güvence göstermesi veya tapu kütüğüne şerh verilmesi gibi gerekli her türlü önlemi alır.’’ Kanunda belirtilen tapuya şerh verilmesi ve güvence gösterilmesi durumunun amacı, mirasçının haklarını korumaktır. Hükümde düzenlenen söz konusu önlemlerin örnek niteliğine haiz olduğu ve bu önlemlerin genişletilebileceği unutulmamalıdır.
MİRAS SEBEBİYLE İSTİHKAK DAVASINDA YETKİLİ VE GÖREVLİ MAHKEME
Miras nedeniyle istihkak davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir.
Yetkili mahkemenin tespiti durumunda Türk Medeni Kanunu madde 576 hükmü dikkate alınacaktır. İlgili madde gereğince;
‘’ Miras, malvarlığının tamamı için mirasbırakanın yerleşim yerinde açılır.
Mirasbırakanın tasarruflarının iptali veya tenkisi, mirasın paylaştırılması ve miras sebebiyle istihkak davaları bu yerleşim yeri mahkemesinde görülür.’’
İlgili hükümden anlaşılacağı üzere; tereke malları başka bir yerde bulunsa bile miras nedeniyle istihkak davası mirasbırakanın son ikametgah yeri mahkemesinde açılmalıdır.
→Miras nedeniyle açılan istihkak davası ile mülkiyet hakkına dayanan istihkak davası birbiriyle karıştırılmamalıdır. Bir sonraki yazımızda ikisi arasındaki farklara değineceğiz, görüşmek üzere..

ARA REKLAM ALANI
REKLAM ALANI
YAZAR BİLGİSİ
Avukat Yaşar Ceren KIZARTICI, Çukurova Üniversitesi Yabancı Diller Meslek Yüksekokulu bünyesinde 1 yıl İngilizce Hazırlık eğitimini tamamlamış ardından İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde öğrenimine devam etmiştir. İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra avukatlık stajını Adana Barosu bünyesinde tamamlamış, mesleki stajını meslekte 32.yılını dolduran Adana Barosu’na bağlı kıdemli bir avukatın yanında verimli bir şekilde noktalamıştır. Üniversite eğitimi sırasında çeşitli hukuk bürolarında yaz stajyeri olarak görev alarak eğitimde gördüğü teorik bilgileri pratikte harmanlayarak kendini mesleğe hazırlamıştır. Bunun yanı sıra, üniversite yıllarında İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Kulübü Başkan Yardımcısı sıfatıyla faaliyetlerde bulunmuştur. Hukuk Kulübü bünyesinde yer alan çalışmalarında ; çeşitli hukukçuları okula davet etmiş, çeşitli adliyelerde meslekte kıdem sahibi olan insanların tecrübelerinden yararlanmıştır. Aynı zamanda üniversite yıllarında Hukukçular Derneği üyesi olarak çok sayıda mesleki gelişimine katkı sağlayacak çalışmaları mevcuttur. Halihazırda aile hukuku, gayrimenkul hukuku,miras hukuku, iş hukuku ve ceza hukuku alanlarında ağırlıklı olmakla birlikte , Adana Barosu’na bağlı bir avukat olarak kurucusu olduğu CK Hukuk&Danışmanlık bünyesinde müvekkillerine hukuki danışmanlık ve dava takibi alanında hukuki hizmet sağlamaktadır. Türkiye Barolar Birliği, Hukukçular Derneği, Huder ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde düzenlenen mesleki seminer ve programlarına katılım sağlayan Kızartıcı’nın çeşitli hukuki alanlarla ilgili sertifikaları mevcuttur. Adana Barosu ve baro dışı hukuki derneklerde çalışmalar yapan ve aktif olarak sosyal sorumluluk projelerinde yer alan Kızartıcı iyi derecede İngilizce bilgisine sahiptir.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.